Mescid-i Aksa hangi ülkede soruları yaşanan son İsrail- Hamas gerilimi sonrasında bir kez daha gündeme geldi.Yapı Kudüs'ün doğusundaki Eski Şehir bölgesinde, Tapınaklar Tepesi (Morya) olarak bilinen alandadır. Bu alanın yüzölçümü yaklaşık 144 dönüm olup, sayısı iki yüze ulaşan birçok esere sahiplik eder. Kubbetü's-Sahre'nin da üzerine kurulduğu kutsal kaya bu tepenin en yüksek noktası olarak kabul edilir.
Mescid-i Aksa, İslam'ın üçüncü en kutsal mekanı olarak kabul edilen bir camidir ve Kudüs'te yer almaktadır. İslam peygamberi Hz.Muhammed'in İslam inancına göre bir gece, Mekke'den Kudüs'e gidip Miraç olayını yaşadığı yer olarak kabul edilir. Bu olay, İslam inancında büyük bir öneme sahiptir.
Mescid-i Aksa, Kubbet-us Sahra ile birlikte Kudüs'teki Haram-i Şerif olarak da bilinir. Müslümanlar için duaların okunduğu, ibadetlerin yerine getirildiği, tarihi ve dini öneme sahip bir cami ve mescittir. İslam'ın erken dönemlerinden beri Müslümanlar için kutsal bir yer olarak kabul edilir.
Ancak, Mescid-i Aksa ve Kudüs genel olarak İsrail- Filistin çatışması nedeniyle uluslararası düzeyde önemli bir siyasi ve dini mesele olarak da bilinir. İsrail ve Filistin arasındaki toprak anlaşmazlıkları ve siyasi gerilimler bu bölgeyi sık sık gündemde tutar. Bu nedenle Mescid-i Aksa'nın tarihi, kültürel ve dini öneminin yanı sıra siyasi ve uluslararası bir öneme de sahiptir.
Süleyman tapınağı, Kral Davut'un oğlu Süleyman'ın hükümdarlığı sırasında MÖ 957'de tamamlanmış, II. Nebukadnezar ise krallık ile birlikte yapıyı MÖ 586'da tümüyle yıktırmış, Yahudileri esir ederek Babil'e götürmüştür. II. Kyros MÖ 538'de Yahudilerin Kudüs'e dönmelerine ve tapınağı yeniden inşa etmelerine izin vermiştir. Gösterişsiz bir yapı olan İkinci Tapınak da MS 70'te Romalılar tarafından yıkılmış, geriye yalnızca batı yanında bugün “Ağlama Duvarı” diye anılan bölüm kalmıştır. Bugün El-Aksa Camii olarak bilinen yapının, Bizans imparatoru I. Justinianos tarafından Süleyman tapınağı kalıntıları üzerine yaptırılan bir bazilika olduğu kabul edilir. Emevi halifesi I. Velid (705-715) yapıyı büyük bir onarımla baştan aşağı yeniletmiş[3] ve bu yapıya Mescid-i Aksa ismi Abdülmelik bin Mervan tarafından Abbasilere karşı politik amaçlarla verilmiştir.
Tapınaklar bölgesi ve Süleyman Tapınağı Yahudiler ve müslümanlar arasında çekişme konusudur.
MESCİD-İ AKSA NE ZAMAN İNŞA EDİLDİ?
Mescid-i Aksa ilk olarak Hz. Muhammed'in sahabelerinden birisi olan Ömer bin Hattab tarafından inşa edilmiş küçük bir din eviydi. Daha sonra Emeviler'in beşinci halifesi Abdülmelik tarafından tekrar inşa edildi ve genişletildi. Abdülmelik'in oğlu Birinci Velid tarafından 705 yılında Mescid-i Aksa'nın yapımı tamamlandı. Mescid-i Aksa, 746 yılında meydana gelen bir deprem sonrası yıkıldı. İkinci Abbasi halifesi Mansur 754 yılında tekrar Mescid-i Aksa'yı inşa etti. Oğlu Mehdi ise 780 yılında Mescid-i Aksa'yı tekrar inşa etti. 1033 yılında meydana gelen depremle beraber Mescid-i Aksa ağır hasar aldı. 1035 yılında ise Fatimi Devleti'nin ikinci halifesi Zahir Mescid-i Aksa'yı onararak tekrar inşa etti ve bugünkü halini kazandırdı.
Her bir inşa ve tadilat sırasında o dönem başta olan halifeler Mescid-i Aksa'ya eklemeler ve yenilikler yaptı.
1099 yılında gerçekleşen Haçlı Seferleri sırasında Kudüs kenti ele geçirildi ve Mescid-i Aksa kiliseye çevrildi. Eyyubi Hanedanı'nın kurucusu Selahaddin Eyyubi, 1187 yılında Kudüs'ü geri aldı ve Mescid-i Aksa'yı tekrar camiye çevirdi.
Geçen yıllar boyunca Mescid-i Aksa, Eyyübiler, Memlükler, Osmanlı İmparatorluğu ve Ürdün devleti tarafından sürekli olarak restore edildi.