Türkiye’de yaşanan ve büyük yankı uyandıran "Yeni Doğan Çetesi" olayı, vatandaşların sağlık hizmetlerine olan güvenini sarsarken çoğu aile hastaneye dahi gitmeye korkar hale geldi. Özel hastanelerde yaşanan skandalın ardından Van’da vatandaşlar devlet hastanelerini tercih etmeye başladı.
Türkiye’de büyük yankı uyandıran "Yeni Doğan Çetesi" olayı, sağlık hizmetlerine olan güveni sarstı ve pek çok aileyi endişeye sevk etti. Çetenin, bazı özel hastanelerde doğum yapan annelerden bebekleri alıp ölüme terk ettiği ve binlerce bebeğin hayatını kaybettiği haberi ülke genelinde büyük bir infiale yol açtı. Bu skandalın ardından özellikle doğum yapan aileler, çocuklarının güvenliği konusunda ciddi endişeler yaşamaya başladı. Bu olay, özellikle özel hastanelere olan güveni sarsarken, aileler çocuklarını doğurdukları hastaneler yerine devlet hastanelerine yönelmeye başladı. Van’da da benzer bir durum yaşandı; skandalın ardından vatandaşlar, özel hastaneler yerine daha güvenli ve güvenilir buldukları devlet hastanelerine yönelmeye başladı. Birçok aile, yaşanan olaylardan sonra devlet hastanelerinin daha güvenli olduğuna inanarak, sağlık hizmeti almak için bu kurumları tercih etmeye başladı. Vatandaşlar, sağlık hizmetlerinde yaşanan bu tür olayların bir daha tekrarlanmaması için denetimlerin artırılması gerektiğini belirtiyor. Skandalın ardından yetkililere çağrıda bulunan vatandaşlar, özel hastanelerin denetimlerinin sıklaştırılmasını ve bu tür yasa dışı faaliyetlere karşı daha etkin önlemler alınmasını talep ediyor.
“GÜVEN KONUSUNDA KARARSIZIM”
35 yaşındaki 7 aylık hamile Ayşe Demir, doğumunu devlet hastanesinde gerçekleştireceğini belirterek, “Son yaşanan skandal beni derinden sarstı. Özellikle doğum yapmayı planlıyordum ve şimdi hastane tercihim konusunda çok kararsızım. Çocuklarımın güvenliği konusunda endişelerim arttı. Bu yüzden devlet hastanelerine başvurmayı düşünüyorum. Özel hastanelere güvenim kalmadı. Umarım denetimler sıklaştırılır, böyle olaylar bir daha yaşanmaz” dedi.
“DEVLET HASTANESİ TERCİHİM OLACAK”
Yaşanan olaydan sonra sağlık sistemine güven kalmadığını ifade eden Ahmet Çan, “Sağlık sistemine güvenimiz kalmadı. Son yaşanan olaylar, insanı gerçekten tedirgin ediyor. Özel hastanelerin bu tür yasadışı işlerle uğraşması çok büyük bir facia. Artık hastane seçerken devlet hastanelerini tercih edeceğim. Çünkü devlet hastanelerinin daha güvenilir olduğunu düşünüyorum. Yetkililerin artık bu tür olayları engellemek için daha ciddi adımlar atması lazım” diye konuştu.
“DENETİMLER SIKLAŞTIRILMALI”
Hastaneler yapılacak denetimlerin sıklaştırılması gerektiğini söyleyen Hatice İnkuş, “Bu olay birçok anne gibi beni de derinden etkiledi. Sağlık hizmetlerine duyduğumuz güven bir anda sarsıldı. Şimdi devlet hastanelerine gitmeyi tercih ediyorum çünkü en azından devletin denetimleri altında olduklarını düşünüyorum. Ama sadece devlet hastanelerinin güvenli olması yetmez, tüm hastanelerin denetlenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“DEVLETİN DAHA GÜVENİLİR OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”
Aile güvenliğinin sağlanması için ciddi adımlar atılması gerektiğini söyleyen Mehmet B. ise “Bu olayın ardından sağlığa olan güven tamamen kayboldu. Özel hastanelerde yaşanan bu tür skandalların önlenmesi için denetimlerin artırılması gerektiğine inanıyorum. Ailelerimizin güvenliğini sağlamak için yetkililerin daha ciddi adımlar atması şart. Devlet hastanelerinin daha güvenilir olduğu düşüncesindeyim, ancak devletin de denetimleri daha sıkı hale getirmesi gerekiyor” dedi.
NE OLMUŞTU?
Türkiye son dönemde, ‘yenidoğan çetesi’ skandalı ile sarsıldı. İstanbul'da ortaya çıkan bu çete, sağlık sistemine olan güveni ciddi şekilde zedeledi ve olayın ayrıntıları, her geçen gün daha da şaşırtıcı boyutlar kazandı. Bebeklerin hayatlarını tehlikeye atan bu korkunç çetenin, sağlık sistemini nasıl kötüye kullandığına dair yeni bilgilerle birlikte tepkiler hızla büyüdü. Çetenin yöntemleri oldukça karmaşıktı. İddialara göre, çete üyeleri, İstanbul’daki 112 Acil Çağrı Merkezi’nde görevli bazı kişilerle işbirliği yaparak, acil müdahale gerektiren yenidoğan bebekleri, anlaşmalı oldukları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ediyorlardı. Sevk işlemleri karşılığında haksız kazanç sağlayan çete, sadece para kazanmakla kalmamış, bazı bebeklerin ölümüne de yol açmıştı. Bu vicdanları derinden yaralayan iddialar, skandalın boyutlarını daha da büyütüyordu. Yenidoğan çetesiyle ilgili soruşturma, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün ihbarıyla başlatıldı. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, 21 Mayıs 2023 tarihinde çeteye yönelik geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Ardından 20 Haziran 2023 tarihinde yapılan iki operasyonla, şüpheliler gözaltına alındı. Ancak olayların vahameti burada sona ermedi. 30 Ağustos 2024’te, çeteye dair bir başka şok edici gelişme yaşandı. Tutuklu şüphelilerin avukatlarından biri, soruşturmayı yürüten savcıyı tehdit etti. Bu olay basına yansıyınca, kamuoyunun öfkesi daha da arttı. 47 şüpheliyi kapsayan soruşturma kapsamında, 16 Ekim’de iddianame hazırlandı ve yargılama süreci hızla devam ediyor. Bu skandal, sadece bebeklerin hayatlarını tehlikeye atan bir durum değil, aynı zamanda sağlık sektörüne duyulan güvenin sarsıldığı bir dönüm noktası olarak kayıtlara geçti.
