Son dönemde Ege Denizi'nde artan sismik hareketlilik, bilim insanlarını endişelendiriyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hamdi Alkan, Yunanistan’ın Santorini Adası çevresinde devam eden deprem fırtınalarının, Amorgos fayını tetikleyerek 7’den büyük bir depreme yol açabileceğini belirtti. Alkan, böyle bir senaryonun İzmir ve çevresi için ciddi bir tsunami tehlikesi oluşturduğunu vurguladı.
500’DEN FAZLA SARSINTI MEYDANA GELDİ
Ege Denizi'nde 500’den fazla depremin kaydedildiğini belirten uzmanlar, bu sarsıntıların volkanik hareketlerle bağlantılı olabileceğini düşünüyor. Doç. Dr. Hamdi Alkan, Prof. Dr. Serkan Öztürk ile Kasım 2024’te yayımladıkları bilimsel çalışmada, bölgede benzer depremlerin yaşanabileceğine dair öngörülerde bulunduklarını belirtti. Alkan, mevcut durumu değerlendirerek şunları söyledi:
"Şu ana kadar bölgede meydana gelen en büyük deprem 5.1 büyüklüğünde ve sığ derinlikte gerçekleşti. Tüm verileri değerlendirdiğimizde, bu depremlerin volkanik hareketlerle ilişkili olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz. Ancak bu hareketlilik uzun sürebilir ve daha büyük depremleri tetikleme potansiyeline sahiptir."
"İZMİR VE ÇEVRESİ İÇİN TSUNAMİ TEHLİKESİ VAR"
Ege Denizi’ndeki depremlerin büyük ölçekli olmamasının şimdilik olumlu bir durum olduğunu dile getiren Doç. Dr. Hamdi Alkan, asıl tehlikenin Amorgos fay hattında meydana gelebilecek büyük bir deprem olduğunu söyledi. Alkan, tsunami riskine ilişkin şu uyarılarda bulundu:
"Santorini ve çevresinde yaşanan depremler, kalderanın merkezinden ziyade kuzeydoğusundaki Amorgos fay hattında yoğunlaşıyor. Eğer bu fay tetiklenirse, 7'den büyük bir deprem meydana gelebilir. Tarihe baktığımızda, 1950’li yıllarda bölgede bu büyüklükte bir deprem yaşanmıştı. Eğer benzer bir durum gerçekleşirse, İzmir ve çevresi ciddi bir tsunami tehdidiyle karşı karşıya kalabilir. Kıyı bölgelerde büyük yıkımlar yaşanabilir. Bu nedenle devletimizin ilgili kurumları önleyici tedbirler almalı."
"TSUNAMİ RİSKİNİ GÖZ ARDI ETMEMELİYİZ"
Türkiye’nin kıyı bölgelerinde tsunami tehlikesinin ihmal edilmemesi gerektiğini belirten Alkan, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin yıl dönümünde bu tür doğal afetlere karşı hazırlıklı olunması gerektiğini hatırlattı.
"6 Şubat depremleri, 11 ilimizi doğrudan etkileyerek büyük yıkımlara ve kayıplara yol açtı. Benzer şekilde, 2020’de İzmir’de de önemli bir deprem yaşandı. Eğer mevcut deprem fırtınası, büyük bir depreme ve ardından tsunamiye neden olursa, can ve mal kaybı oldukça yüksek olabilir. Bu nedenle, riskleri göz ardı etmeden gerekli önlemleri almak büyük önem taşıyor."
Uzmanlar, Ege Denizi'nde artan sismik hareketliliğin yakından takip edilmesi ve tsunami riskine karşı sahil bölgelerinde erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi gerektiğini belirtti.