Hamas lideri İsmail Haniye'nin İran'da şehit edilmesinin ardından Van’da, Filistin’e Destek Platformu üye ve gönüllüleri tarafından gıyabi cenaze namazı kılındı. Van Hz. Ömer Camii’nde düzenlenen gıyabi cenaze namazına çok sayıda vatandaş katıldı.
Filistin’e destek platformu yetkilileri tarafından yapılan basın açıklamasında şu ifadeler kullanıldı: "İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi raciun. Biz Allah’a aidiz ve kuşkusuz O'na döneceğiz. Kıymetli dostlar, bugün sabaha karşı asil bir lider, korkusuz mücahit, inanmış bir mümin olan İsmail Heniye emanetini Rahmeti Rahmana teslim ederek, Şeyh Ahmet Yasin ve Abdülaziz el-Rantisi’nin aziz davasındaki izlerini takip ederek şehitler kervanına katıldı. İsmail Heniye, 3 oğlunu ve 4 torununun şehadet haberini alınca, davasını çelik bir iradeye, acısını sabra dönüştüren ‘Benim çocuklarımın kanı Filistin halkının kanından daha değerli değildir. Gazze’deki tüm çocuklar benim çocuklarımdır’ diyen, iman iddiasını mücadele, özgür Kudüs aşkını şehadetiyle ispat eden Filistin'deki binlerce mücahitten biriydi. ‘Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin! Onlar diridirler’ diyor ya Rabbimiz, bizler de işittik ve itaat ettik diyoruz. Onlar mücadele ruhunu diri tutan, davalarını direnişe dönüştüren, nesillere ve çağlara güzel bir çağrı ve örneklik bırakan önderlerdir. ‘Madem ölüm tek bir defa gelecek o da neden Allah için olmasın’ inancıyla hakka yürüyen bu yiğidimizin, davasının hak olduğuna nasıl iman ediyorsak, onun yasını tutarken de yaşarken ki şahitliğine tanıklık ediyor, Rabbimizin şehadetini kabul etmesini niyaz ediyoruz. Tüm Filistin halkının başı sağ olsun, tüm Müslümanların başı sağ olsun. Artık tam anlamıyla sözün bittiği yerdeyiz. Ailesi ve en yakınlarını Rabbine kurban vermesi nedeniyle ‘ebu’ş şüheda’ yani ‘şehitlerin babası’ olarak nitelendirdiğimiz büyük komutan ve aziz lider İsmail Heniyye’nin şehadeti büyük bir dönüm noktasıdır. Şehit veren değil şehit kazanan bir mektebin öğrencileri olarak çok iyi biliyoruz ki; İsmail Heniyye’nin şehadeti bir son değil muazzam bir başlangıçtır. İsrail rejimi, İsmail Heniyye’yi şehit ederek hiçbir şey başaramamıştır, ancak aziz komutan Heniyye çok arzuladığı ve hasretle beklediği şehadet makamına kavuşmuştur. Liderleri şehit olan bir hareket asla yenilmez."
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
"Bugün yeryüzünün tüm vicdanlı insanları İsrail terör örgütünün alçaklığına, korkaklığına, azgınlığına tanık olsun. 40 bin masum mazlum şehidin kanı ve 100 bin gazinin acısı dünyanın merhametine, insanlığın uyanışına, zulümlerin son bulmasına vesile olmuyorsa, Veyl olsun. Kundaklara dolan kanların, torbalarda taşınan cesetlerin, paramparça edilmiş bedenlerin, dökülen masum kanlarının hesabı sorulmayacaksa tüm insanlığa Veyl olsun. Katil İsrail’in alçakça saldırıları, korkakça suikastları, hadsiz tehditlerine arka çıkan, bölgemizi kan gölüne çevirmeye ahdetmiş ‘arz-ı mevud’ zırvalıklarına para saçanlar, İsrail lobilerine yardım yataklık eden, meclisinden Gazze kasabı aşağılık katil Netenyahu’yu alkışlayan katil ABD Ortadoğu’dan defolup gitmedikçe, ne Ortadoğu ne ülkemiz ne de dünya güvende olmayacak. Bugün şunu haykırıyoruz ve diyoruz ki; Ey İsrail, öldürmekle vazgeçeceğimizi sanma! Bir an olsun durmayacağız. Bir an olsun vazgeçmeyeceğiz. Cephelerden asla kaçmayacağız. Direniş önder şehit Heniyye’nin yolunu yol belleyeceğiz. Ey kardeşlerim! Gün yas tutma günü değildir. Gün acı çekme günü değildir. Gün katil İsrail’e karşı birlik olma günüdür. Siyonist İsrail rejimi ve onun tüm işbirlikçilerine karşı birleşme ve ahidleşme günüdür. Gün ümmeti vakarını ayağa kaldırma günüdür. Öyleyse zulmü kanıksama. Küresel işgal koalisyonuna karşı direnişin yanında yer al. Evet ey kardeşlerim! Daha bitmedi, yolun başındayız. Şiirlerimizi yeni yazacağız. Direniş ezgilerimizi Allah’ın izniyle daha gür bir edayla seslendireceğiz. Rabbimizin buyurduğu gibi; İman edenler Allah yolunda savaşır, inkâr edenler ise tağut yolunda (zalim ve zorbaların safında) savaşır. Öyleyse ey kardeşlerim, gelin hep beraber büyük şeytan Amerika ve onun piyonlarına karşı Allah yolunda gayret gösterelim. Ey Müslümanlar, ey kardeşler, ‘Haydi, kalkın! Genişliği göklerle yer kadar olan cennet!’ için koşturun. Koşturanlara selam olsun. Selam olsun İsmail Heniye’ye. Selam olsun Yahya Sinvar’a. Selam olsun batının sahte kahramanlarını tepe taklak edip direnişin öncü yüzü olan Ebu Ubeyde’ye. Selam olsun! Bir sabah namazı vakti, namaz çıkışında şehadete erişen Piri intifadanın şeyhi, Şeyh Ahmed Yasin’e. Selam olsun yeryüzünde, İsrail zindanlarında her türlü işkenceye rağmen sabır ve vakarı bırakmayan erlere. Selam olsun direnişi mektepleştiren Gazze halkına. Selam olsun şehadet ve şahitliği kuşanmışlara. Haydi tut insanlığın elinden, elinden tut iyiliğin, diri tut imanı, mücadeleyi. Diri tut batıla galebe çalacak sözü. Haydi şimdi söz söylemenin vaktidir. Ayağa kalkıp dirilmenin, tekbir getirmenin vaktidir. Buradan İslam dünyasının liderlerine sesleniyoruz! Ne zamana kadar bu utançla yaşayacaksınız? Bu zillet ve boyundurluktan ne zaman kurtulacaksınız? Mescidü'l-Aksa'yı ne zaman savunacaksınız? Uyanmayacak mısınız? Allah’ım, biz Filistin halkının direnişine şahitlik ediyoruz. Biz mücadeleye, azme şahitlik ediyoruz. Bizi de bu şahitlerle beraber yaz.”