Doğu Anadolu’nun vazgeçilmez yemeklerinden biri olan "keledoş," Van ve Ağrı illeri arasında tatlı bir rekabete sahne oluyor.
Zengin malzemeleri ve kendine has yapımıyla bölgenin en sevilen yemeklerinden biri olan keledoş, kış sofralarının baş tacı olarak biliniyor.
KELEDOŞUN TARİFİ LEZZETİYLE HAYRAN BIRAKIYOR
Yöre halkı tarafından asırlardır yapılan keledoş, yaz aylarında yaylalardan toplanan akpancar otu, kırmızı et, nohut, yeşil mercimek, patates, soğan, sarımsak, aşurelik buğday, salça, tereyağı, baharat ve kurut adı verilen geleneksel malzemeyle hazırlanıyor. Zahmetli bir süreç gerektiren bu yemek, özel günlerde ve kış aylarında sofralardan eksik olmuyor.
Yapım aşamasında önceden haşlanan nohut, mercimek, buğday, patates ve tereyağında kavrulan soğan ile et pişiriliyor. Ayrı bir kapta ezilerek ayran kıvamına getirilen kurut, pişmekte olan yemeğe eklenerek lezzetini tamamlıyor. Yaklaşık bir saatlik pişme sürecinin ardından keledoş, tereyağında kavrulan salça, toz biber ve sarımsak sosuyla servis ediliyor.
COĞRAFİ İŞARET PATENTİ VAN’DA
Van Ticaret ve Sanayi Odası'nın (TSO) girişimleriyle, 8 Kasım 2017 tarihinde Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaret tescili alan keledoş, resmi olarak Van’a ait bir lezzet olarak kayıtlara geçti. Ancak Ağrı, keledoşun sadece Van’a ait olmadığını savunarak bu eşsiz lezzet üzerinde hak iddia ediyor.
İKİ İL ARASINDA TATLI REKABET
Tatlı rekabete sahne olan keledoş, yalnızca Van ve Ağrı’da değil, bölgedeki birçok kentte severek tüketiliyor. Vanlılar, keledoşun tescilli bir Van lezzeti olduğunu vurgularken, Ağrılılar bu yemeğin yıllardır kendi sofralarında yer aldığını belirtiyor. Keledoşun yapımı için bölgedeki yaylalardan toplanan malzemelerin ortak kültürün bir parçası olduğuna dikkat çeken Ağrılılar, bu lezzetin kendilerinin de bir mirası olduğunu savunuyor.