Van’da, eski bayram gelenekleri yavaş yavaş kayboluyor. Bir zamanlar coşkuyla kutlanan bayramlar, günümüzde eski sıcaklığını koruyamıyor. Bu değişimi anlamak için Van’daki 75 yaşındaki Hazime Duraner ile konuştuk.

Hazime Duraner, çocukluk yıllarında bayramın bambaşka bir anlam taşıdığını söylüyor:

“Eskiden bayram sabahı erkenden kalkar, en güzel kıyafetlerini giyerdi çocuklar. Annelerimiz kavurma pişirir, keteler hazırlanırdı. Mahalledeki herkes birbirini ziyaret ederdi. Çocuklar ellerinde torbalarla kapı kapı dolaşıp şeker toplardı. Bugün ise insanlar bayramı telefon mesajlarıyla kutluyor.”

Eskiden bayram namazından sonra toplu bayramlaşmalar yapılır, herkes birbirinin evine giderdi. Bayramın ilk günü özellikle büyüklerin evine yapılan ziyaretler büyük bir önem taşırdı. Gençler, aile büyüklerinin ellerini öperek bayram harçlığı alır, dualar edilirdi. Ancak günümüzde şehirleşme ve modern hayatın getirdiği değişiklikler nedeniyle bu gelenekler unutulmaya yüz tutmuş durumda.

I (17)

Bayramların Vazgeçilmezi: Geleneksel Sofralar

Van’da bayram sabahları kahvaltı sofralarının ayrı bir önemi vardı. Bayram sabahı kurulan sofralarda kete, çörek, kavurma, komposto ve çeşitli tatlılar yer alırdı. Hazime Duraner, geçmişteki bayram sofralarını şöyle anlatıyor:

“Bayramın birinci günü herkes erkenden uyanır, önce namaza gidilirdi. Sonrasında büyük sofralar kurulur, herkes bir araya gelirdi. Misafirler için özel yemekler hazırlanırdı. O gün kimse yalnız kalmazdı, bayramda sofralar paylaşımın simgesiydi. Şimdi ise insanlar sadece en yakın aile bireyleriyle bayram geçiriyor.”

Günümüzde bayram kahvaltıları daha dar çerçevede kutlanırken, misafirlik ve paylaşım kültürü de giderek azalıyor.

I (19)

Bayramda Kapılar Çalınmıyor

Eskiden bayramın en büyük heyecanını çocuklar yaşardı. Yeni kıyafetler giyilir, ellerine torbalar alıp mahallede kapı kapı gezerek şeker toplarlardı. Her evin kapısı açık olur, çocuklar şeker, çikolata ve hatta küçük harçlıklar alırdı. Hazime Duraner, bu geleneğin artık yok denecek kadar azaldığını söylüyor:

“Eskiden çocuklar bayram sabahını iple çekerdi. Mahallede herkes onları tanır, el öpen çocuklara mutlaka bir şeyler ikram edilirdi. Şimdi çocuklar bayram için dışarı bile çıkmıyor, kapılar çalınmıyor. Bayram heyecanı artık sadece sosyal medyada yaşanıyor.”

Bugün pek çok aile bayram kutlamalarını daha bireysel hale getirdiği için mahalle kültürü ve çocukların bayram coşkusu giderek azalıyor.

Çetin Kotan’ın Sağlık Durumu Son Durum: Başhekimden Yeni Açıklama Çetin Kotan’ın Sağlık Durumu Son Durum: Başhekimden Yeni Açıklama

Bayramlaşma Kültürü Kayboluyor

Eskiden bayram günlerinde sokaklarda büyük bir hareketlilik olurdu. Komşular birbirini ziyaret eder, herkesin evi bayram misafirleriyle dolup taşardı. Misafirlere çay ve tatlı ikram edilir, uzun sohbetler edilirdi. Günümüzde bu ziyaretler oldukça azalmış durumda. İnsanlar artık telefonla mesaj atarak bayramlaşıyor, komşuluk ilişkileri zayıflıyor.

Hazime Duraner, eskiden herkesin birbirine karşı daha samimi ve duyarlı olduğunu belirtiyor: “Eskiden bayramlar sadece bir tatil değil, aynı zamanda birlik olmanın zamanıydı. Şimdi insanlar mesaj atıyor, bayram ziyaretleri bile azaldı. Eskiden komşuluk daha kuvvetliydi, şimdi ise apartman hayatı insanları uzaklaştırdı.”

I (18)

Gelenekleri Yaşatmak Mümkün mü?

Peki, bu gelenekleri yaşatmak için neler yapılabilir? Hazime Duraner, gençlerin bayramın sadece tatil olmadığını öğrenmesi gerektiğini vurguluyor:

“Aile büyükleri olarak çocuklarımıza bayramın önemini anlatmalıyız. Sofralar kurup, ziyaretler yapmalı, çocukları geleneklerle büyütmeliyiz. Ancak o zaman bayramlar eski coşkusuna kavuşur.”

Gelenekleri yaşatmak için ailelere büyük görevler düşüyor. Çocukları bayram kutlamalarına dahil etmek, ziyaret kültürünü canlandırmak, eski bayram sofralarını yeniden kurmak gibi adımlarla bayramın ruhu yeniden canlandırılabilir.

Aile büyükleri ve gençler bir araya gelerek bayram kültürünü yaşatmalı, gelenekleri unutturmamak için çaba göstermelidir. Unutulmamalıdır ki bayramlar, sadece bir tatil değil, toplumu bir araya getiren en önemli değerlerden biridir.

Muhabir: Adil Harmancı